2 aydır Abu Dhabi de yaşıyorum ve anlatılan sıcaklıklara hep yok artık şeklinde tepkiler verirken son bir haftadır kendimizi yavaş yavaş o sıcakların içinde bulmaya başladık.
Nasıl sıcaklar diyenler için şöyle bilgi vereyim efendim; Başlangıçlar, ara sıcaklar, ana sıcaklar.
Ekim-Mart arası burada hava tam da başlangıçlar. Türkiye'nin yaza merhabası, ince bir hırka almadan çıkma akşama serin oluru yani tam benlik havaları.
Eylül ve Nisan ayları ara sıcakları. Güneşin gül yüzünün ardından hafiften ısırmaya başladığı, nem oranlarının %10-20 lerden %30-40 lara çıktığı aylar. Gündüzleri plajlar geceleri açık hava mekanların taştığı sevilesi keyif ayları.
Mayıs-Ağustos arası ana sıcaklar. Dumanı üstünde tüten ızgara ayları. Mayısın ilk 2 haftası İzmir'li olan ben için 40'lı dereceler gayet atlatılabilir sıcaklardı. Nem de henüz %40 civarlarında olduğu için ee bunda birşey yokmuş gibilerinden dolandım durdum ortalıkta. Bugün mayısın 28'i ve ben havuz başında bile sadece 2 saat durabildim.
Şöyle özetlesem sanırım daha anlaşılır. Havlumu, suyumu alıp, gözlüğümü taktım indim havuz başına. Hava binadan çıkarken önce bir çarpıyor zaten. Site içinde klima kutup ayarında olduğu için +40'a çıktığınız an tokat yemiş gibi titreyip kendinize geliyorsunuz önce. Ardından öf, püf demeler, okumak için çantanızdan çıkardığınız kitabın yelpaze olarak kullanılması, havuzun içinde serinlemeye çalışmalar şeklinde devam ediyor.
Buraya kadar deneyimlediklerimi yazmaya çalıştım. Tabi benim taslak halindeki metni posta çevirmeme kadar geçen sürede haziranın 9'una gelmişiz :) Çok sıcaktı hatırlamıyorum demeyeceğim, bir Türkiye'ye gidip geldim bu süreçte ilgilenemedim.
Sanırım mucize yazı yaşıyoruz hava hala bıraktığım gibi 40 derecede. Ama sıcaklar çok yakındır cümlelerini hergün yeniden duyuyorum. Bende sıcaklar arttıkça neler hissettirdiğini bu post üzerinden paylaşmaya devam edeceğim. Çünkü çölde yaşamamızdan mütevellit en çok duyduğum sorudur kendisi 'Nasıl sıcak?' :))
Nasıl sıcaklar diyenler için şöyle bilgi vereyim efendim; Başlangıçlar, ara sıcaklar, ana sıcaklar.
Ekim-Mart arası burada hava tam da başlangıçlar. Türkiye'nin yaza merhabası, ince bir hırka almadan çıkma akşama serin oluru yani tam benlik havaları.Eylül ve Nisan ayları ara sıcakları. Güneşin gül yüzünün ardından hafiften ısırmaya başladığı, nem oranlarının %10-20 lerden %30-40 lara çıktığı aylar. Gündüzleri plajlar geceleri açık hava mekanların taştığı sevilesi keyif ayları.
Mayıs-Ağustos arası ana sıcaklar. Dumanı üstünde tüten ızgara ayları. Mayısın ilk 2 haftası İzmir'li olan ben için 40'lı dereceler gayet atlatılabilir sıcaklardı. Nem de henüz %40 civarlarında olduğu için ee bunda birşey yokmuş gibilerinden dolandım durdum ortalıkta. Bugün mayısın 28'i ve ben havuz başında bile sadece 2 saat durabildim.
Şöyle özetlesem sanırım daha anlaşılır. Havlumu, suyumu alıp, gözlüğümü taktım indim havuz başına. Hava binadan çıkarken önce bir çarpıyor zaten. Site içinde klima kutup ayarında olduğu için +40'a çıktığınız an tokat yemiş gibi titreyip kendinize geliyorsunuz önce. Ardından öf, püf demeler, okumak için çantanızdan çıkardığınız kitabın yelpaze olarak kullanılması, havuzun içinde serinlemeye çalışmalar şeklinde devam ediyor.
Buraya kadar deneyimlediklerimi yazmaya çalıştım. Tabi benim taslak halindeki metni posta çevirmeme kadar geçen sürede haziranın 9'una gelmişiz :) Çok sıcaktı hatırlamıyorum demeyeceğim, bir Türkiye'ye gidip geldim bu süreçte ilgilenemedim.
Sanırım mucize yazı yaşıyoruz hava hala bıraktığım gibi 40 derecede. Ama sıcaklar çok yakındır cümlelerini hergün yeniden duyuyorum. Bende sıcaklar arttıkça neler hissettirdiğini bu post üzerinden paylaşmaya devam edeceğim. Çünkü çölde yaşamamızdan mütevellit en çok duyduğum sorudur kendisi 'Nasıl sıcak?' :))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder