17 Eylül 2014

Cennet Kekova

Cennetin diğer adı mı Kekova.. Bilemedik..
Doğası, koyları, havası, denizi, cam göbeği suyu, yeli, dalgası.. Hepsi mi güzel olur, hepsi mi ahenkli.. 




Bozulmamış saklı bir cennet.. Kirlenmemiş daha, bakir.. Buralar eskisi gibi değil dese de yerlisi eskiyi bilmiyoruz, bu bile cennet bize.. Oksijenden başı dönüyor insanın, suyun renginden gözü kamaşıyor.. 
Bu kadar mı güzel olunur? Denizden karası güzel, karadan denizi. 



Kekova çok güzel, GELMESENİZE!! Evet evet gitmeyelim, gidip kirletmeyelim. Hem zaten ulaşması çok zor. Karayolundan tali yola çıktın mı dağ patikası 19 km. Git, git, in, çık yol bitmiyor. Sıcakta çekilir mi. Kaş'tan tekne turları var, sabahtan akşama kadar sürüyor. Kırk kişi bi teknede bangır bangır müzik.. Uff.. Kara yolundan bin beter. 
İşte gidilmişi şurada duruyor.. Gidip berbat etmeyelim :( diyorum da bizde gittik işte. Öyle cezbedici ki gitmesek olmazdı..


 Gidip gördüm, aşık oldum.. Bu kadar da cennet olunmaz ki.. 
Üçağız deniyor buraya, deniz suyundan gölet gibi, likya kalıntılarının ve çöküntülerin olduğu antik ve batık şehir de burada.. Gölün üç kapısı var, denize açılan üç ağzı.. Demre adası kesmiş önünü, dalgasız bir liman, suyu cam.. 

Hele Akvaryum koyu yok mu.. Demir at, bütün yaz yaşa.. Deniz seni sürüklemezse ayrılma, öyle güzel.. Balıklar selam verecek neredeyse öyle berrak. 


Dümende Kocacım var.. Tabii ki bunlar hep poz, ne anlar ayol tekneden mekneden :)) 


Kaleköy'e de git mutlaka. Köyün tepesinde gerçekten bir kale var.  Bebeğim 4 aylık olmasaydı ben de çıkardım elbet. Sıcakta perişan olmasın diye çıkmadım. Hmm dondurması da meşhurmuş kaleköy'ün sıcakta iyi gider unutma! Olmadı tekne ile gezerken minicik takaları ile paket dondurma satan yaşlı teyzeler amcalar var illaki denk gelirsin.. 


Tekne yan gelip yatma yeridir, bilesin!



Tatil boyunca ailece verebildiğimiz bir kaç pozdan birini de şurada paylaşıvereyim. Çok yoklar çünkü 3 bilemedin 4 :( Sarı kafa ile fotoğraf çekilmek çok zor çok! 


Kıyılar antik çağda deprem sonrası denizin altında kalmış kalıntılar ile dolu.. Kalın duvarlar ve kırık dökük kap kaçak hala görülüyor fakat buralarda denize girmek, dalış yasak.. 
 Kaçak dalış serbest olacak ki bir çok tarihi eser yüzyıllarca su altında kalıp birbirine kaynaşmış olsa da çalmaya çalışırken tuz parça etmişler çömlekleri.. Su üstünden ve teknenin cam bölümünden seçilseler de maalesef net bir kare alamadım. 


5 karede biz;
1- keyifte mi yapmayalım?
2-buralar eskiden hep dutluktu.
3-kıroyum ama para bende. 
4-akvaryum koyunu görünce balık olasım geldi.
5-sefiller boğulsun.


Asya sultan tekne'nin kıçına yerleşmiş! Tam yol ileriiiii!!



Üçağız Likya'nın cennetiymiş bir zamanlar, sulara gömülünce geriye meraklı gözlere ev sahipliği yapan bu güzellikler kalmış. 


Kaptanımız Mehmet abi, teknesinin adı flower. Anlata anlata koyları gezdirdiği yetmedi çayımızı demledi, bardaklarımız hiç boş kalmadı sağolsun.
 İsterseniz kahve de yaparım dedi ama çay öyle lezzetliydi ki ben bile kahveye hayır dedim.
 Bir de üstüne Asya'mıza bakmasın mı? 2 küçük kızı varmış, bebek bakma konusunda uzmanlığını tamamlamış :) Asya kızı oyaladı, fotoğraflarımızı çekti sağolsun. Çok candan, samimi. Böyle insanların hala olması ne güzel dedirtiyor muhabbeti. 



Teknenin altındaki cam bölümden batık kenti seyrettik bir süre.. Suya gömülmüş duvarlar, belli bir kısmı korunmuş mutfak gereçleri ve testiler ile dolu suyun dibi.. Yukarıdaki kayaya oyulmuş merdiven ise batık evlerden birine ait.. 


Kaptan anlatıyor ; her sene daha da eksiliyor suyun içindekiler. Birbirine kaynamış parçaları çıkarmaya çalışırken kırıp bozuyorlar. Çıkarmaktan kastı çalmak tabii ki.



Kocam bana tekne aldı (ebru gündeş stayla ) pozunu da şuraya eklediğie göre bu yaz-ı burada bitmiştir.. :) 
Gitmeyin demem latife siz mutlaka gidin,hatta hemen gidin şu yazdan kalan son günlerde.. Çünkü en güzel ayı Eylül'müş buraların.. 
Bize deniz tatilinin en güzeli oldu burası, size de olsun ❤ iyi tatiller.. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder