Fas'ın en temiz şehri ve başkenti Rabat.. Temiz çünkü sadece başkent değil aynı zaman da kralın memleketi..
Gidilip görülmelikten ziyade yol üstündeyse uğranmalık bir şehir.
Gezilecek 3 noktası var bence. Biri Medina (Rabat'ın en eski bölümü) diğeri Rabat manzaralı Hassan Tower. Sonuncusu ise Atlas okyanusunun kıyısı. Aslında bir de kraliyet sarayı var ama halka açık olmadığı için gidip sadece kapısını göresi gelmiyor insanın..
Fas için bloglarda genellikle güvenli yazsa da yaşayanından öğreniyoruz ki pek de güvenli değilmiş.
Hırsızlık çok fazla oluyormuş mesela.
Defalarca dikkatli olun cep telefonunuz elinizden gider diyorlar.
Zaten gezerken de eminim hissedeceksiniz pek de güven hissi veren bir ülke değil.
Fakat Rabat bana nedense güvenli geliyor.
En güvensiz hissettiğim yer ise Marrakesh oluyor.
V. Mohammed'in mozalesi de Hasan tower'da bulunuyor. Kralın babası ve büyük babası'nın mezarları da Kadbah les Oudaias da yer alıyor. Yani Hasan Tower diye adlandırılan yerde.
İşte bu da Hasan tower..
Fas'ın kapılarının meşhur olduğunu söylememe gerek yok sanırım. Zaten gibince gözünüzü alacak kadar güzeller.
Rabat'taki bazı evlerin önünde bunun gibi kapısız kulübeler var. Önce güvenlik için bekçi kulübesi olabilir diye düşünüyoruz fakat hepsinin içinin boş olduğunu farkedince durak gibi kullanıldığına karar veriyoruz. Yine de çok emin değiliz :)
Rabat'da oraya ait değilmiş gibi duran, medina da
gördüğüm fakat binmediğim gayet modern bir tramvay var. Şehir içi ulaşım için ideal.
Kazablanka-Rabat arası otobüsle 1 saatmiş, biz araç ile gittiğimiz
azıcık kaybolup bir de radara yakalandığımız için daha uzun sürüyor.
Rabat'a girmek için otobandan çıkarken bizi karşılayan manzara şehirden ayrılırken hala aklımızdaydı:)
Hoşçakalın mööler, görüşürüz Rabat!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder